Bir yapı malzemesi olarak ahşap, Anadolu’da binlerce yıllık bir geçmişe sahip. Hımış gibi çok önemli bazı yapım sistemlerinin Anadolu kökenli olduğu söylenebilir. Ayrıca geçmişte sadece konut inşaatında değil köprü yapımında, anıtsal binalarda da kullanılmış. Şimdi ise sıcak ve güzel ama modası geçmiş, eski, dayanıksız bir süsleme malzemesi olarak algılanıyor.
300 yıl ayakta kalmış ahşaptan yapılmış yapılar yıkılıp yerlerine betonarme taklitleri inşa ediliyor. Bunun karşısında Batı ahşabı yeniden keşfediyor. Başka malzemelerin yetersiz kaldığı birçok mimari sorunu çözebilen çağdaş bir mühendislik malzemesi olarak görüyor. Bugün ahşap ile 150 metrelik açıklıklar kolonsuz geçilebiliyor. Betonarme binaların yangından kaçma koridorları ahşaptan yapılıyor, aşırı rutubetli ortamlarda yüksek hizmet ömrü nedeniyle kullanılıyor.
Yanan ama yangına dayanıklı bir malzeme
Genel kanının aksine ahşabın yangına direnci beton ve çelikten üstündür. Bugün ABD’de kapalı spor salonu gibi büyük kalabalıkların bulunacağı yerlerin, yangın tehlikesine karşı ahşap karkas olarak inşalarına gidilmekte, aynı nedenle çelik konstrüksyonlar ve ahşap yapılarda kullanılan çelik bağlantılar, ahşap ile kaplanmaktadır. Yangının başlama nedeni hiçbir zaman ahşaptan kaynaklı değildir ve ısı geçirmeme, kömürleşme gibi özellikleri nedeniyle ahşap-karkas yapının büyük yangınlara ne kadar dayanabileceği kesin olarak hesaplanabilmektedir. Bu yapılar yangına 30-90 dakika dayanabilecek şekilde tasarlanabiliyor. Ancak çıplak çelik konstrüksyon (çeliğin genleşme katsayısının yüksekliği nedeniyle) çok kısa bir sürede eriyerek taşıma gücünü tamamen kaybedebiliyor.
Ahşap yapıda en önemli konu doğru tasarım
Diyelim ki biz ahşaptan imal bir pencere yapıyoruz ve en iyi ahşabı kullandık, ön koruma işleminden geçirerek penceremizin çürümeyeceğini garantiledik, üstüne de en iyi boyayı sürdük acaba bu yeterli mi? Eğer bizim ahşaptan imal penceremizden içeri su ve rüzgar giriyorsa bu yaptığımız işlemlerin hiçbir faydası kalmaz. Bunun için doğru sızdırmazlık fitilleri ve doğru cam montaj macunları veya fitilleri kullanmamız lazım. En büyük hatalardan bir tanesi yanlış fitil konulmasıdır. Çünkü içeriye suyun girmesine sebep olur. Isıcam kullanıyoruz ısı yalıtımı için, Şişecam’ın ısıcam montaj broşürüne baktığımız zaman ısıcamı ahşaba takarken, camın her iki tarafında ‘3 mm boşluk bırakın ve macunla doldurun’ dediğini görüyoruz. Ama biz ne yapıyoruz? Cam yuvasını cam kalınlığından sadece 1 mm daha geniş yapıp üzerine silikon macun sürüp işi bitiriyoruz. Silikon tabakasında en ufak bir çatlak içeriye su girmesine, kanadın şişmesine, dönmesine neden olunca da “ahşaptır bu çalışır” deyip işin içinden sıyrılıyoruz.
Ahşap peki canlı mı?
Acaba Türk ya da Anadolu kültürünün ahşap ile ilgili özel bir ilişkisi mi var? Halk arasında “ahşap canlıdır”, “ahşabı öldürmek” gibi deyimlerin kullanılması, boyut değişmesine “çalışma” denmesi çok ilginç. Günlük hayatımıza o kadar yoğun bir şekilde girmiş ki onu bir türlü bir yapı malzemesi, bir mühendislik malzemesi olarak algılayamıyoruz galiba. Ahşap mükemmel bir mühendislik malzemesidir. Bu gerçeği kabul edip, çağımızın getirdiği yeni teknolojilerle ahşabı yeniden tanımalı ve onu doğru kullanmayı yeniden öğrenmeliyiz. Unutmayalım! Geleceğimizi ahşap ile inşa edeceğiz.