“Erken teşhis hayat kurtarır”, bu cümle tıpta oldukça yaygın kullanılan ve ciddi bir rahatsızlığı olan bir insanın erken teşhis ile tedavi sürecinin zaman kaybetmeden başlayıp, sonuç olarak hasta kişinin tekrar sağlığına kavuşması açısından oldukça önemlidir. Yani insan sağlığının belli sürelerde izlenmesi ve takip edilmesinin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir peki ya inşaat sektöründe mühendislik yapılarında erken teşhisin önemi nedir, bu sorunun cevabı için yapı sağlığı izlenmesi konusunu irdelemeliyiz.
Ülkemiz deprem kuşağı üzerinde olan bir ülkedir, olası bir depreme karşı çok da hazırlıklı olmadığımız tahmin edilebilir bir sonuçtur,depremleri engellemek mümkün değildir o halde inşaa ettiğimiz yapıları zaman kaybetmeden depreme karşı hazırlıklı hale getirmek, can ve mal kaybını minimize etmek açısından oldukça önemlidir. Bu bağlamda güncellenen deprem yönetmeliğinde de 25 kat ve üzeri yapılarda, bina yapılması aşamasında ve bina kullanıma açılmadan önce bu sistemlerin yerleştirilmesinin zorunlu olduğu, yapı sağlığı izlenmesi konusu devreye girmektedir.Yapı sağlığı izleme sistemi şu şekilde çalışmaktadır; yapıların kritik bazı noktalarına inanılmaz derecede küçük titreşimleri algılayabilen ve yapı sınıfına göre değişkenlik gösteren hassas ivme ölçerler monte edilerek titreşim verileri toplanıp kablolar vasıtasıyla bir makineye iletilir ve bu makinede veriler sürekli işlenerek çeşitli grafikler elde edilir, bu sayede grafikteki pik yapan değerler yardımıyla yapının hakim frekansları belirlenmiş olur. Bu frekans değerlerinden yola çıkarak elimizdeki yapının çeşitli yazılımlarla analizi yapılan analiz sonuçları, kıyaslanır arada fark yoksa kullanılan model doğrudur, tespiti yapılır.
Bu yöntemin avantajlarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Depremler yaşanmadan önce yapının kalan ömrünü belirleme,
- Deprem karşısında yıkılması öngörülen yapıların onarılıp güçlendirilmesi ile can ve mal kaybını minimize etmek,
- Hasar tespiti yapılırken yapıya zarar verilmeden inceleme yapılması gibi birçok avantaja sahiptir.
Bu yöntemin tek dezavantajı ise bu konuda bilgili teknik eleman yetersizliğinden kaynaklı olarak, deprem yönetmeliği sadece belirli yapılarda zorunlu kılmıştır.
Sonuç olarak, yapı sağlığı konusu şu anda çok gerekli değilmiş gibi gözükse de ilerleyen zamanlarda, biz teknik elemanların bu konuda yeterli bilgi birikimimizin olması kaçınılamaz olacaktır.