1999 Gölcük Depremi
Üzerinden tam 17 yıl geçti 17 Ağustos 1999’un. Sesimizi duyan hala var mı bilmiyorum. Ama ölüyoruz farkında değiliz. Üzerine deprem yönetmelikleri değişti, yasalar değişti yani üzerinden bir çok zaman geçti. Unutuldu yada unutulduğunu düşünüyoruz ama hala binlerce insan tehlikede yaşıyoruz. Deprem önlenemeyebilir ama önüne geçilemez değildir. Sizin için bu konuda bir yazı derledik ve sizlerin okuyup biraz bilinçleneceğini düşünüyoruz. 17 Ağustosu UNUTMA UNUTTURMA!!!
Kuzey Anadolu Fay Hattı
Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF), dünyanın en hızlı hareket eden ve en aktif sağ-yanal atımlı faylarından biridir.
KAF sistemi, Anadolu Levhası’nın, güneyde Arap Levhası (senede 25 mm’leri bulan hızlı sıkıştırma hareketi ile) ve kuzeyde (neredeyse hiç hareket etmeyen) Avrasya Levhası’nın arasında kalması ve bu sebeple batıya doğru açılma şeklinde hızla hareket etmesi sebebiyle yüksek sismik aktivite göstermektedir.
KAF, 1100 km uzunluğunda sağ yönlü ve doğrultu atımlı aktif fay hattıdır. Yaklaşık Van Gölünden Saros Körfezine kadar tüm kuzey Anadolu’yu keser. Tek bir faydan oluşmaz, pek çok parçadan oluşan fay zonudur. Fay hattında; parçalanmış-ezilmiş kayaçlar, soğuk ve sıcak su kaynakları, gölcükler, traverten oluşumları, genç volkan konilerine rastlanır.
Fayın bazı kısımları depremler sırasında 0,5-1,5 m düşey, 1,5-4,3 m yatay atımlar yapmıştır. Genç Kuvaterner zamanından itibaren 800-1000 m yatay atım yaptığı ötelenen genç vadi yataklarından tespit edilmiştir.
Kuzey Anadolu Fay Hattında Meydana Gelen Büyük Depremler
13 Aralık 115 tarihinde meydana gelen ve Türkiye coğrafyasında en çok ölüme sebep olan deprem. 7.5Ms büyüklüğündeki depremde yaklaşık 260.000 kişi hayatını kaybetti.
526 tarihinde Mayıs sonlarında olasılıkla 20. ve 29. günleri bir büyük deprem Suriye ve Türkiye’de Antakya’yı yaklaşık 250.000 kişiyi öldürerek vurdu. Depremi bir yangın takip etti ve deprem sonrası ayakta kalan binaların çoğunu tahrip etti. Modified Mercalli scale’sındaki zarar tahminleri: VIII Antakya, VII Dafna & Seleukia’dır. Seleukia limanında bir 0,7 – 0,8 m’lik arazi çıkıntısı hesap edildi ve limanın sonradan gelen çamurla dolması onu kullanılamaz şekilde bıraktı. Bu olay tarihte altıncı ölümcül tabii felaket ve ikinci ölümcül depremdi.
1268 yılında 60.000’den fazla insanın ölümüne yol açan çok şiddetli bir deprem. Deprem güney ön Asya’daki Kilikya Ermeni Krallığı’nda meydana geldi. Merkez Adana şehrinin kuzeydoğusuydu. O Zamanki adıyla Sis yani Kozan’da olduğu sanılmaktadır.
17 Ağustos 1668 Anadolu Depremi 8 büyüklüğünde meydana geldi ve 8000 kişinin ölümü ile sonuçlandı.
26-27 Aralık 1939 tarihinde Erzincan’da oluşan çok şiddetli yer sarsıntısıdır. Yüzey dalgası büyüklüğü 7,9 richter ölçeği’ne göre büyüklüğü 7,2 olan deprem sonucunda toplam 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 100.000 kişi de yaralanmıştır. Oluşan deprem neticesinde 116.720 bina yıkılmıştır. Dünyanın büyük depremleri arasında sayılan bu deprem Türkiye’nin en ciddi deprem felaketlerinden birisi olarak tarihe geçmiştir. Can kayıplarının fazla olmasını bir nedeni de zorlu kış şartlarından dolayı yardımların güç koşullar altında ulaşmasıdır.
26 Kasım 1943 Samsun Ladik Depremi richter ölçeğiyle 7.4 büyüklüğünde meydana gelmiş ve 4000 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmıştır.
1 Şubat 1944 Bolu’nun Gerede ilçesi merkezli 7.5 büyüklüğünde meydana gelmiş ve 3959 kişinin hayatına mal olmuştur.
24 Kasım 1976 yılında Van Muradiye’de meydana gelmiştir. 7.5 büyüklüğünde ki deprem 3840 kişinin hayatına ve binlerce kişinin evsiz kalmasına sebep olmuştur.
17 Ağustos 1999 Gölcük İzmit Depremi Türkiye Saati ile gece 03:02’de meydana gelmiştir. 17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesi’nde, Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmi raporlara göre, 17.480 ölüm, 23.781 yaralı oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. Resmi olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50.000 ölüm, ağır-hafif 100.000’e yakın yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişiyi evsiz bırakmıştır. Yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye’nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye’nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.
12 Kasım 1999 Cuma günü saat 18.57’de aletsel büyüklüğü 7.2 ve merkez üssü Düzce olan deprem, 30 saniye süreyle etkili olan deprem, pek çok ilin yanı sıra Ukrayna’dan da hissedildi. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin açıklamasına göre, ölü sayısı 845, yaralı sayısı 4948, depremde hasar gören ve derhal yıkılması gereken bina sayısı 3395, yıkık ya da ağır hasarlı ev sayısı 12939, iş yeri sayısı ise 2450’dir. Depremden sonra Düzce ilçesi, Türkiye’nin 81. ili oldu.
17 Ağustos 1999 Saat 03:02
17 Ağustos 1999 sabahı, yerel saatle 03:02’de gerçekleşen, Kocaeli/Gölcük merkezli depremi ağır kayıplara neden oldu. 7,5 büyüklüğünde gerçekleşen deprem, büyük çapta can ve mal kaybına yol açmıştır. 17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesinde, Ankara’dan İzmir’e kadar geniş bir alanda hissedildi. Yaklaşık 16 milyon insan, bu depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye’nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir.
Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye’nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş ve çok geniş coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur. Bu olayın meydana gelmesi sonucunda yapılan çalışmalar göstermiş oldu ki Türkiye’de deprem bilincinin yeterli seviyede olmadığı görülmüştür. Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Yapılan analizler sonucunda raporlara göre 17.480 ölüm, 23.781 yaralı, 505 sakat ve 285.211 yapının da hasarlı olduğu tespit edilmiştir.
Büyüklüğü ve konumu
Deprem, 17 Ağustos 1999’da, saat 3:02 de, 40,70 kuzey enlemi ile 29,91 doğu boylamının tarif ettiği bölgede, İzmit’in 11 km güneydoğusunda meydana gelmiştir.
Depremin büyüklüğü:
Depremin büyüklüğü çeşitli kuruluşlar tarafından değişik değerlerde bildirilmiş ise de moment şiddeti büyüklüğü Mw = 7,5 ve yüzey dalgası büyüklüğü Ms = 7,7 değerleri civarında değişmektedir.
Cisim Dalgası Şiddeti = 6,3 (USS)
Yüzey Dalgası Şiddeti = 7,8 (USGS)
Moment Şiddeti= 7,5 (Kandilli,USGS,Afet İşleri Genel Md.Deprem Araştırma Dairesi AIGM-DAD )
Kayıt Süresi Şiddeti = 6,7 (Kandilli)
Depremin odak derinliğinin 10–15 km olduğu ve sağ atımlı 120 km civarında bir fay hareketi ortaya çıktığı yapılan incelemelerle belirlenmiştir. Ana deprem dalgasının ardından büyüklüğü 4,0-5,0 değerlerinde olan çok sayıda artçı depremler meydana gelmiştir.
Deprem merkez üssüne en yakın ivme kaydı, Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem Araştırma Dairesi [7] tarafından tüm Türkiye çapında kurulmuş ve işletilmekte olan Kuvvetli Yer Hareketi Kayıt Şebekesi’nin bir istasyonu olan İzmit Metoroloji İstasyonu’ndan alınmıştır. Buna göre, maksimum ivme, kuzey-güney doğrultusunda 163 mG, doğu-batı doğrultusunda 220 mG ve düşey doğrultuda 123 mG dir. Her üç birleşen de birbirleri ile kıyaslanabilir büyüklüktedir.
Yakın tarihte bu bölgede Adapazarı merkez üssü olmak üzere 1943, 1957, 1967 yıllarında şiddetli depremler olmuştur. Geçmişteki tarihlere baktığımızda ortalama 30 senede bir bu bölgede büyük depremler olmaktadır. 1999 depreminden sonrada belirli periyotlarda ve çeşitli büyüklüklerde depremlerin beklenmesi bu fay hattının karakteristik özelliğinden kaynaklanmaktadır.
Depremin bu kadar çok can kaybına yol açmasının sebebi olarak kaçak yapılar, standartlara uygun olmayan binalar, uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar ve daha ucuza mal etmek için malzemeden çalan müteahhitler gösterilmektedir. Depremden sonra, zorunlu deprem sigortası gibi bir takım düzenlemeler getirilmiştir.
Gölcük depreminde yargı ve cezalar
Yapım hatalarından dolayı çöken binaların müteahhitlerine, yaklaşık 2100 dava açılmıştır. Yaşanan onca acıların sonucunda bu davaların 1800’ü hukuki boşluklardan dolayı cezasız sonuçlanmıştır. Geriye kalan 300 davanın 110 kadarında ceza verilmiş, bir çoğu ertelenerek 7.5 yıllık zaman aşımı süreleri dolduğu için zaman aşımına uğramış ve düşmüştür.
Düzce Ersoy Apartmanı: 36 kişi öldü, dava zaman aşımına uğradı.
Düzce Ömür Hastanesi: 11 kişi öldü, dava zaman aşımına uğradı.
Yalova Ceylankent Sitesi: 98 kişi öldü, 2 sanığa verilen hapis cezaları ertelendi.
Kocaeli Ubay Apartmanı: 58 kişi öldü, müteahhit hakkında verilen ceza ertelendi.
Yüksel Sitesi: 316 kişi öldü, 5 sanığa verilen çeşitli cezalar ertelendi.
Can Göçer ve Zafer Çoşkun: Veli Göçer’in oğluyla ortağı yakalanamadığı için haklarındaki dava zaman aşımına girdi.
Sakarya: 695 davadan 5 kişiye ceza çıktı.
Kocaeli: 600 dava açıldı, 12 kişi 10’ar ay hapis cezası aldı.6’sının cezası infaz edildi, 6’sı için süre istendi.
Yalova: 173 dava açıldı, hemen hemen tamamı sonuçlandı. Ceza aldığı bilinen tek isim Veli Göçer 18 yıl 9 ay hapse mahkûm edildi.
Düzce: Yaklaşık 220 dava açıldığı sanılıyor. Yargılamaların sonucunda hiç kimse cezaevine girmedi.