İşsizlik bir ekonomide işlerin yolunda gidip gitmediğini gösteren en önemli kriterlerden biri durumundadır. Hem gelişmiş ülkelerin hem de gelişmekte olan ülkelerin iyileştirmeye çaba sarf ettiği bir sorundur işsizlik. Dünya genelinde artan teknolojik gelişmeye bağlı olarak değişen üretim yöntemleri insanların iş gücüne katılımlarını kısıtlamaktadır. Ayrıca sürekli artan nüfusa istihdam oluşturmak da oldukça güç bir mesele olduğundan, işsizlik hemen her ülke için sürekli üstünde durulan ya da kontrol altında tutulan bir konudur.
Türkiye’de işsiz birey sayısı şu günlerde gittikçe artmasıyla birlikte 3,5 milyonu aşarken, bunlardan 828 binini üniversite mezunlarının oluşturduğu belirlendi. Üniversite mezunu meslek gruplarına bakıldığında en fazla işsizin ise maalesef mühendisler arasında olduğu gözlendi.Ajans Press’in Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, Türkiye’de 3 milyon 275 bin işsiz insan sayısı tespit edilirken, 828 binini üniversite mezunlarının oluşturduğu belirlendi. Üniversite mezunlarının oluşturduğu bu sayı, toplam işsizlere orana kıyasladığında yüzde 27 olarak ölçüldü. Peki, bu sorunlar neden başımıza geldi ve bundan nasıl kurtuluruz sorularının cevaplarını kısaca gelin hep birlikte arayalım.
SORUNLAR
İşsizliğin nedenleri çeşitlidir. Gelişmiş ülkelerde daha çok talep yetersizliğinden kaynaklanmakta, gelişen ülkelerde ise yeterli istihdam alanının olmamasından ileri gelmektedir. Ayrıca kırdan kentlere göçün hızlı bir şekilde artması da işsizliğin önemli nedenlerindendir. Ayrıca devletlerin uyguladığı yanlış istihdam politikaları günümüzde işsizliğin en önemli nedenlerinden biri sayılmaktadır. Biraz daha eklemek istersek eğer işsizliğin nedenlerine şunları da katabiliriz:
-Teknoloji ve bilgi üretmede mühendislik gereksinimi yeterli değil.
-Her alanda 200’den fazla bölüm, program var.
-Doğru iş gücü planlaması ve yükseköğretim yapılanması yok.
-Aileler, seçici olmayıp çocuklarını herhangi bir alana yönlendiriyor.
-Uzmanlaşan az programlı üniversiteler yerine çok bölümlü üniversiteler açılıyor.
-İhtiyaçtan fazla üniversite mezunu hayata atılıyor.
-Eğitim programları sanayinin ihtiyaçlarına cevap vermiyor.
ÇÖZÜMLER
İşsizliği ortadan kaldırmak yolunda atılabilecek en önemli adım istihdam yaratılmasıdır. Bunu da yatırımların artmasına uygun bir alan oluşturmak yoluyla yapabilmek mümkündür. İşsizlikle mücadelede yeni iş sahalarının açılması ve eğitim sisteminin doğru şekilde iş hayatına yönelik yeniden düzenlenmesi büyük önem arz etmektedir. Ayrıca kırdan kente göçün önlenmesi de işsizlik oranlarını düşürmeye yönelik atılacak bir adım olabilir. Ayriyeten şunları da söyleyebiliriz:
-Geleceğin mesleklerine yönelik üniversite ve bölümler açılmalı.
-İşlevini yitirmiş alanlardaki yapılar kapatılmalı ya da dönüştürülmeli.
-Üniversiteler yetişmiş, nitelikli iş gücü yaratmalı.
-Yaşam bilimlerinde teknoloji geliştirme bölgeleri açılmalı.
-Üniversitelerin niteliklerini arttıracak yasal uygulamalar oluşturulmalı.
-Üniversite mezunlarına bölgesel iş imkanı yaratacak düzenlemeler yapılmalı.
-İletişim fakültelerinin sayısının daha fazla artmasının önüne geçilmeli.
Sonuç olarak işsizlik bir ülkede bireyi, toplumu ve ekonomiyi önemli ölçüde kötü etkileyen bir sorundur. Bu sorunun üstesinden yalnızca doğru politikalar izlemek yoluyla kurtulabilirsiniz. İşsizliğin %30’ları aştığı ülkelerin yanında %1’ler ya da %3’ler seviyesinde tutabilen ülkeler de mevcut. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin başını daha çok ağrıtan bu sorun olan işsizlik doğru hamlelerle büyük ölçüde yok edilebilmektedir.
Kaynak: www.sozcu.com.tr — www.kigem.com