Yapı tamamlandığında yada kısmen kullanılması mümkün olan kısımları tamamlandığında mal sahibinin müracaatı üzerine ilgili idareden izin belgesi alınması zorunludur. Bu izin belgesi, Yapı Kullanma İzin Belgesi yada İskan Belgesi olarak adlandırılır. Yapı Kullanma İzin Belgesi olan yapıların projeye/mevzuata göre yapıldığı anlaşılır. Binaların elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi altyapı abonelikleri ancak iskan belgeleri olmak kaydıyla yapılabilir. İskan belgesi olmayan yapılar bu tür hizmetlerden faydalandırılmaz. Yapı ruhsat ve ekleri projelere göre tamamlandığında yapı kullanma izin belgesinin düzenlenmesi için tüm parsel maliklerinin onayı/muvaffakatı gerekmez, sadece bir kişinin iskan için başvurması ve belgeyi imzalaması yeterlidir(Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği 64.madde 11.fıkra).
Yapı Kullanma İzin Belgesi düzenleme aşamasında önemli bir hususta kısmı iskan durumudur. Ruhsata bağlı yapıların tamamının yada tek bir yapıdaki tüm bağımsız bölümlerin aynı anda iskan alması gerekmez. Sadece tamamlanan kısımlar için iskan belgesi talebinde bulunulabilir ve iskan belgesi düzenlenebilir. 10(on) bağımsız bölümden oluşan bir yapının sadece 1(bir) bağımsız bölümü tamamlanmış ve kullanıma hazır hale getirilmişse sadece o bağımsız bölüm için iskan belgesi alınabilir. Kısmi iskan başvurularında ve belge düzenleme sırasında dikkat edilmesi gereken konu, ilgili yapının ortak alanlarının tam olarak bitmiş olmasının zorunlu olmasıdır.. Yapı kısmi iskan alacaksa mutlaka asansörün çalışır olması, otoparkın çalışır olması, bahçe düzeninin bitmiş olması, sığınağın kullanılabilir olması, bahçe duvarının örülmesi, merdiven tüm korkuluklarının yapılmış olması gibi yapının genelini ilgilendiren imalatların tamamlanması gerekir. Kısmı iskan alan bir yapıda ortak alanların tam anlamıyla kullanıma hazır olduğu anlamı çıkar.
Yapı Kullanma İzin Belgesi aşamasında karşılaşılan en önemli sorunlardan birisi, birtakım nedenlerden dolayı yapı müteahhitlerinin, şantiye şeflerinin yada proje müelliflerinin belgeyi imzadan imtina etmeleri durumudur. Genelde imzadan imtina durumu müteahhitin/şantiye şefinin/müellifin haklı yada haksız maddi taleplerini karşılamak için kullandıkları bir enstrümandır. 3194 sayılı imar kanununun 28.maddesinin 10.fıkrasında :
“Fenni mesullerce denetime ilişkin mimarlık ve mühendislik raporları hazırlanan, yapı sahibi, fenni mesuller ve ilgili
idare elemanlarının birlikte düzenlediği tespit tutanağı ile tamamlandığı belirlenen, ancak, yapı müteahhidinin yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta primi borçlarının ve diğer sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle yapı kullanma izin belgesi verilmesi işlemleri tamamlanamayan yapılar için, yapının müteahhidi olmayan yapı sahibinin talebi üzerine, ilgili idarece durum tespit edilerek yapı kullanma izin belgesi verilir. Bu belgenin bir örneği, ilgili kurumlara ve ilgililerin kayıtlarına işlenmek ve değerlendirilmek üzere ilgili meslek odalarına ve Bakanlığa gönderilir.” denilmektedir.
Yukarıdaki fıkrada dikkat edilmesi gerekli kısım “…yapı müteahhidinin yapım işlerinden doğan vergi ve sigorta primi borçlarının ve diğer sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle yapı kullanma izin belgesi verilmesi işlemleri tamamlanamayan yapılar için, yapının müteahhidi olmayan yapı sahibinin talebi üzerine, ilgili idarece durum tespit edilerek yapı kullanma izin belgesi verilir…” kısmıdır.
Yapı Kullanma İzin Belgesinin İmzalanması şantiye şeflinin, müteahhidin ve müelliflerin sorumluluklarındandır. Bu fıkraya göre ilgili idare(Belediye) yapı müteahhidi sorumluluğunu yerine getirmiyorsa yani Yapı Kullanma İzin Belgesini imzalaması gerektiği halde imzalamıyorsa, yada yapı müteahhidine ulaşılamıyorsa, ilgili idarenin yapının ruhsat ve eklerine uygun olarak yapıldığını gösterir belgeleri yada yapı müteahhidine ulaşılamadığını gösteren/kanıtlayan belgeleri ve yapı müteahhidi ile mal sahibi arasındaki sözleşmeyi dosyaya koyarak, iskan belgesinde yapı müteahhidinin imzalaması için ayrılan bölüme imza atılmama nedenini yazarak yapı müteahhidinin imzası olmadan yapı kullanma izin belgesi düzenlemelidir.
Yine Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin Yapı Kullanma İzin Belgesi şartlarını belirleyen 64.maddesinin 12.fıkrasında : “(12) Yapının ruhsat ve eki projelerine uygun olarak yasal süresi içinde tamamlandığı ilgili idare tarafından fenni mesuller ve yapı sahibi ile birlikte belgelenmiş ise, yapı kullanma izin belgesi düzenlenmeden önce yapı müteahhidinin, şantiye şefinin, mimari proje müellifinin vefat etmesi, mahkûmiyet ve benzeri nedenlerle kendisine ulaşılamadığı veya yapının yapı kullanma izni almasına engel haklı bir gerekçe göstermeksizin imzadan imtina ettiği durumlarda; yapı kullanma izin belgesinde ilgili bölümlere yapı müteahhidinin, şantiye şefinin, mimari proje müellifinin bilgileri kaydedilerek imzaları olmadan yapı kullanma izin belgesi düzenlenir ve bu kişiler, haklarında işlem yapılmak üzere ilgili meslek odasına bildirilir. Bu durumda daha önce ilgili idare tarafından verilmiş iskâna uygunluk raporu, süresi içinde yapılan yapı kullanma izin belgesi başvurusuna ilişkin belgeler, ilgililere ulaşılamadığına dair belgeler ve bunlarla yapılan sözleşmeler ruhsat dosyasında bulunmak zorundadır. Yapı kullanma izin belgesinde müteahhidin, şantiye şefinin, mimari proje müellifinin imzasının bulunmaması, sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.” denilmektedir.
Yani ilgili idarelerin (Belediye) yapı müteahhidinin, mimari proje müellifinin, şantiye şefinin proje ile uyumsuzluk gibi haklı bir gerekçe olmadan yada vefatları yada mahkumiyetleri imzadan imtina etmesi/imzalayamaması durumunda, neden imza atmadıklarının imza için ayrılmış bölümlerine yazmak kaydıyla yapı kullanma izin belgeleri vermeleri gerekir. Bu durumu ilgili idare ayrıca bağlı bulundukları meslek odalarına da bildirir. Burada bahsi geçen “YAPI MÜTEAHHİDİNİN, ŞANTİYE ŞEFİNİN, MİMARİ PROJE MÜELLİFİNİN YAPI KULLANMA İZNİ ALMASINA ENGEL HAKLI BİR GEREKÇE GÖSTERMEKSİZİN İMZADAN İMTİNA ETTİĞİ DURUMLARDA…” ibaresi yapısal ve mevzuatsal gerekçeleri kapsar. Yapının fark edilmeyen bir eksikliği, projeye aykırılığı gibi yapının kullanımına engel gerekçeleri bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Yoksa müteahhidin, şantiye şefinin yada mimari müellifin alacak verecek durumundan ortaya çıkan gerekçeler bitmiş bir yapının kullanımına engel gerekçeler değildir ve bu tür sorunların iki tarafın imzaladığı sözleşmeler bazında hukuki yollardan çözülmesi gerekir.
Ahmet ÇELİKKOLLU
İnşaat Mühendisi
ESKİŞEHİR
05454019515