Bu yazımda, mesleğimizde yer alan iş kazası risklerinden ve alınabilecek önlemlerden bahsedeceğim. Daha önceki yazılarımda olduğu gibi bunu yaparken klişelerden uzak, eleştirel ve sohbet havasında sürdürmeye çalışacağım. Dünya genelinde sektörel bazda iş kazaları riskinin en fazla olduğu sektörün inşaat sektörü olduğunu ve bu kazaların birçoğunun ölüm ve ağır yaralanmalarla sonuçlandığını hepimiz biliyoruz. Peki bile bile neden göz yumuyoruz? Bu yazıda bu detaylara yer vereceğiz.
İlk olarak iş kazaları hangi sebeplerden meydana gelmektedir, bunlardan bahsedelim:
İçindekiler
Denetim Eksiklikleri
Sanırım ”coğrafya kaderdir.” sözünün yakıştığı bir bölüm olacak bu madde. Ülkemizin hemen hemen her alanında denetimden uzak bir hareketlilik görmekteyiz. Basite indirgersek, sokakta, kamyonda atılan bir karpuzdan tutun metrelerce yüksekte, güvensiz duran bir inşaat emekçisine bu rahatlığın, denetimin eksikliğinden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Burada en önemli görev, kesinlikle devlete düşmektedir. İlgili mevzuatlar sürekli güncellenmeli, kurallara uyulup uyulmadığı denetlenmelidir.
Eğitim Eksikliği
Dosyalarca sayfa sayfa talimat görsek de çağımızın hastalığı olan okumamanın burada da etkisini yaşamaktayız. Maalesef sektörümüzde verilen “İş Güvenliği Eğitimleri” sözde kalmakta ve özellikle kurumsallıktan uzak firmalarda hiç uygulanmamaktadır. Çalışmaların her aşamasında eğitimler verilmeli ve çalışana tüm detaylarıyla anlatılmalıdır.
Kurumsallaşamama
Avrupa’nın katlarca fazlası olan inşaat firmaları yelpazemiz, sayısının aksine kurumsallık konusunda oldukça eksik durumdalar. Önceki maddelerde de yazdığım gibi denetimleri zayıf ve eğitim odaklılığı eksik kısacası iş güvenliği onlar için sadece laftan ibaret. Burada yapılacak ciddi yaptırımların kurumsallaşma aşamasına katkı sağlayacağını düşünmekteyim. Yaptırımlara uymayanları da elemek doğru bir önlem olacaktır.
Yoğun Baskı
Farklı bir açıdan bakacak olursak sahadaki yoğun çalışmalar, sürekli geriden giden proje yönetimi ve de ücretlerdeki geç ve eksik ödemeler, emekçinin konsantrasyonuna etki etmekte, iş kazaları riskini arttırmaktadır.
İş Güvenliği Önlemlerinin Uygulama Zorluğu
Ben buna kısacası ”inat” demek istiyorum. Hepimiz, metrelerce yüksekte baretini tak dediğimiz emekçiden çalışmama engel oluyor lafını duymuşuzdur ya da emniyet kemeri konusunda benzer cümleler işitmişizdir. Maalesef bu ihmaller de iş kazalarına davetiye sunmaktadır. Burada sahada yapılacak bir puanlama sistemi ile çalışmalar denetlenmeli, uymamakta ısrarcı olan çalışana gereken yaptırım uygulanmalıdır.
Zayıf ve Yetersiz İletişim
İş güvenliği talimatlarının kağıt üzerinde kalması ve sık sık çalışanlara hatırlatılmaması da ihmalleri arttırmaktadır. Oysa çalışma alanı girişine ”Ailen evde seni bekliyor.” tarzında yazılacak kısa bir cümle bile, çok şeyi değiştirebilir.
Tesis ve Ekipmanların Eksikliği ve Bakımsızlığı
İş güvenliğine ”maliyet külfeti” olarak bakıldığından dolayı ekipmanlarda eksiklik ve var olanın bakımsızlığı sıkça karşımıza çıkmaktadır. Unutmayalım ki iş güvenliği baret ve yelekten ibaret değildir.
Tehlikelere Göz Yumulması
Bu maddeyi de, “bana bir şey olmaz sorunsalı” olarak nitelendirebiliriz. Günlük hayatta bile her yerde görebileceğimiz bu sorunsal maalesef başımıza gelmeden aşamadığımız ve sonucu acı bitebilecek risklerdendir. Oysa her can kıymetli ve değerlidir.
Yukarıdaki riskleri çoğaltabilmek mümkündür , yazımın devamında alınabilecek bazı önlemlere değineceğim, göreceksiniz, pek çoğu basit ve kolayca yapılabilecek önlemlerdir:
- Güçlü bir İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi kurarak ve bu sisteme çalışma sahasındaki tüm paydaşları ekleyerek tartışmak, çözümlere odaklanmak.
- Üst yönetimin güçlü katılımı ve en önemlisi kararlılığı.
- Yukarıda bahsettiğimiz ekipmanların eksikliğinin giderilmesi , bakımlarının tamamlanması.
- Çalışma sahasındaki en üst kademeden en alt kademeye kadar her bireyin tüm önlemleri alması ve koordineli şekilde çalışması, verilecek eğitimlere aktif katılım göstermesi.
- Sabit çalışanla. Burayı açacak olursam alt taşeronların birden fazla iş sahasında çalışmadan tek bir işe odaklanması.
- Çalışma koşullarının düzenlenmesi ve proje teslim sürelerinin tasarım aşamasında realist bir çerçevede hazırlanması.
- Sisteme aşina, çalışma sahasına yabancı olmayan nitelikli personellerin istihdamı.
Yukarıdaki maddeleri de çoğaltabilmek mümkündür ancak sadece buradakiler dahi sağlansa pek çok kazayı önleyebiliriz, daha kurumsal bir çalışma sahası yaratmak ve can kayıplarını azaltmak adına çalışma sahasının büyüklüğüne bakılmaksızın her yerde iş güvenliği kurallarına uyulmalıdır. Önce iş güvenliği !
Sağlıklı günler dilerim.
Anıl DOĞANCI
İnşaat Mühendisi & İş Güvenliği Uzmanı