Başlığı dikkatli okuyun. Olmalısınız değil, olMAMAlısınız.
Neden Türkiye’de inşaat mühendisi olmamalısınız?
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede inşaat mühendisi enflasyonu var, her yer inşaat mühendisi kaynıyor. Yeni kurulan bir üniversite hemen mühendislik mimarlık fakültesi açıyor. Dağ taş inşaat mühendisi. Bir şey çok olunca da değer kaybediyor, o şey’e olan saygı da azalıyor.
Çünkü yaşadığımız bu ülkede inşaat mühendisleri işsiz. Adam inşaat fakültesini bitirince firmaların ona iş vermek için kapıda beklediğini sanıyor, diplomayı alıyor, kapıya çıkıyor bir bakıyor gelen giden yok. Aylarca yıllarca iş arayanlar var, iş bulamayınca meslek harici sektörlere yönelenlerin sayısı çok fazla.
Çünkü,yaşadığımız bu ülkede, iş sahibi olan inşaat mühendisleri de fazla kazanamıyor. Asgari ücrete çalışanlar var.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede inşaat mühendisleri okulu bitirdikten sonra ilk girdikleri inşaat firmasında, tecrübesiz olduklarından çay servisi bile yapmak zorunda kalabiliyorlar.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede, inşaat fakültelerinde eğitim seviyesi düşük, en iyi dediğimiz üniversiteler dünyada 500’ün içine zor giriyor, çoğunun esamesi okunmuyor. Diplomalı dalkavuk yetiştiren bir sürü üniversite mevcut.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede en zor şey bilgi satmak. Bilgiyi satamıyorsunuz, tuğla, beton, tahta satabiliyorsunuz ama bilgiyi para karşılığında alan yok.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede proje, kağıt parçası olarak görülüyor, ruhsat almak için gerekli evrak olarak görülüyor. Bir kağıt parçasına bu kadar para verilir mi diye düşünenlerin sayısı hiçte az değil.
Çünkü, yasadığımız bu ülkede herkes inşaatçı, herkes inşaattan anlıyor, herkes fetva veriyor. Köyden bir keserle gelip iki sene kalıpçılık yaptıktan sonra inşaatçı olabiliyorsunuz. Bu kadar çok bilgili inşaatçı’nın olduğu yerde inşaat mühendisine gerek olur mu?
Çünkü yaşadığımız bu ülkede, “binayı ben yaptım, sağlamdır” diye imzalı kağıt veren ustalar mevcut.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede, sizin kontrolünü yaptığınız binanın sahibi ile sizin maaşınızı ödeyen kişi aynı adam.
Çünkü, yaşadığınız bu ülkede, ilgili meslek odası(imo), eskiden çok iyi fatura kontrolü yapıyordu, şimdilerde ise ne yaptığı belli değil. Üyelerinin haklarını falan korumuyor, arada bir basın bildirisi yayımlıyor.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede inşaat mühendisler birbirini meslektaş olarak değilde rakip olarak görüyor, meslektaşının altına oymak için elinden geleni ardına koymuyor, arkadaşlarını üç beş kuruşa yada bir koltuğa satanlar mevcut.
Çünkü, yasadığımız bu ülke de, “bir inşaat mühendisi imzalamazsa, diğerine imzalatır işimi görürüm ” havası mevcut. Bu havadan daha kötüsü de, maalesef bunun doğru olması.
Çünkü yaşadığımız bu ülkede, mühendisler, bilgili, yetişmiş arkadaşları gibi olmak için çabalamıyorlar. Bu yetersiz mühendisler tabi ki bir çaba içinde, ama bu çaba, yetişmiş kaliteli mühendisleri “nasıl harcayabiliriz” yönünde.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede, inşaat mühendisleri çalışarak, çabalayarak belli mevkilere gelememekte. Makam sahibi olmak için daha başka kriterler gerekmekte.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede, proje fiyatı verilirken %50-60 belkide daha fazla kırımlar yapılmakta, yakında proje yapmak için belkide üzerine para verilecek.
Çünkü, yaşadığımız bu ülkede, inşaat mühendisliği diploması adeta bir kağıt parçası hükmünde.
Ahmet ÇELİKKOLLU
İnşaat Mühendisi
ESKİŞEHİR
0541 9 73 01 51