Zaha Hadid 1950’de Bağdat’ta doğmuştur. Beyrut Amerikan Üniversitesinde Matematik Bölümünü bitirmiştir ve ardından Londra Architectural Association okulunda mimarlık okumuştur. Mesleğine olan ilgisine ve çalışkanlığına hayran bırakan Hadid mezuniyetinden sonra okulundaki hocaları ile 1977’de ortağı olduğu Office For Metropolitan Architecture’da çalışmaya başlamıştır. 1980’de kendi Londra merkezli bürosunu kurmuştur. Aynı zamanda 1980’lerde Architectural Association’da ve Dünyanın başka yerlerinde prestijli kurumlarında ders vermiştir. Graduate School of Design’da, Harvard Üniversitesinde, illinois Üniversitesinde, Hamburg’daki Hochschule für Bildende Künste’de, Knowlton mimarlık okulunda eğitmenlik yapmıştır. American Academy of Arts and Letters’ın onur üyesi olmuştur. Vefatından önce Viyana’da uygulamalı sanatlar üniversitesinde profesörlük yapmıştır. Gelin birlikte herkesi kendine hayran bırakan Zaha Hadid’in 10 eserini inceleyelim.
VİTRA İTFAİYE İSTASYONU (ALMANYA / Weil-am-Rhein) 1994
Yenilikçi, özgün, alışılmışın dışında tasarımlarıyla göz boyayan Hadid’e Almanya’da bulunan, 1981’de şimşek çakması sonucu çıkan yangında hasar gören Vitra Dizayn Müzesi’nin bulunduğu Vitra Kampüsünü yenilemesi için teklif gelmiştir. Tasarım zekâsını kullanan Hadid mekân sınırlarını duvarlarla değil boşluklarla tasarlamış ve gökyüzünü adeta bir çatı olarak kullanmıştır.
PHAENO BİLİM MERKEZİ (ALMANYA / Wolfsburg) 2005
Zaha Hadid’in en ilgi çekici eserlerinden olan, Phaeno Bilim Merkezi’nin yapımı 2005 yılında tamamlanmıştır. Hadid bu eseri ile birlikte bir kez daha adını duyurmuş ve Prtizker ödülüne layık görülmüştür. Mimarisinin yanında mühendisliğini de konuşturan bu yapı, hacimsel olarak 2 büyük elemanla kurgulanmış, zeminden 8 metre yukarıda olan yassı bir gövde ve taşıyıcı 10 adet beton konikten oluşmaktadır. Hadid formunu çelik, cam, betondan oluşturduğunu ve bir botu simgelediğini açıklamıştır. Yaptığı bu eserle şehre lüks bir peyzaj kazandırmıştır. Kütüphane, konferans salonu ve 250 kişilik oditoryum bulunduran Phaeno Bilim Merkezi sergi alanlarının dışarıdan da gözlemlenmesi için açıklıklar ile tünelimsi koridorlarla biçimlendirilmiştir. Düzensizliğin düzenini bizlere aktaran Hadid bu eseri ile panoramik algısını katı bir kütle halinde gözler önüne sermiştir.
KÖPRÜ PAVYONU (İSPANYA / Zaragoza) 2008
Köprü Pavyonu İspanya’nın Zaragoza şehrinde yer alan ve şehrin önemli sembollerinden olan bir yapı. Irak kökenli ama Britanyalı vatandaşı olan ve de Pritzker Mimarlık Ödülü sahibi Zaha Hadid tarafından Expo 2008 için tasarlanmıştır. 270 metre uzunluğunda üstü kapalı olan ve gladiolaya benzeyen bu yapı Ebro Nehri üzerinde yer almaktadır ve de La Almozara semtini sergi alanına bağlamaktadır. Yapı köprü işlevini görmekle birlikte aynı zamanda çok amaçlı bir sergi alanı olarak da hizmet vermektedir. Zaha Hadid bu köprünün dış kaplaması için cam yünü ile sağlamlaştırılmış betonarme sistemi kullanmıştır. Bu malzeme ile yaklaşık 29.000 adet fibreC adı verilen ve her biri farklı gri tona sahip kaplamalar ile bu köprü kaplanmıştır.
ŞEYH ZAYED KÖPRÜSÜ (BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ / Abu Dabi) 2010
Abu Dabi’nin en önemli yapılarından olan Şeyh Zayed şehrin dinamizmine uygun bir tasarıma sahip olan köprü sinüs eğrisi şeklinde tasarlanan dalga formu ve köprünün ağırlığını taşıyan halatlarla sağlamlaştırılmıştır. 4 şeritli karayolunu taşıyan 842m uzunluğundaki ve 61m genişliğe sahip köprünün denizden 20m yükseklikten 60m yüksekliğe kadar tırmanmaktadır. Denizin üzerindeki bu ihtişamlı yapı Hadid’in güçlü bir imzası olarak görülmektedir.
GUANGZHOU OPERA BİNASI (ÇİN / Guangzhou) 2010
Çin’in Guangzhou şehrinde dillerden düşmeyen turistik gezilerin ilk durağı olan 70.000 metre karelik alana inşa edilen Opera Evi şehir ile nehir arasında köprü görevi görmektedir. Oditoryum ve çok işlevli salonda akustik kaliteyi arttırabilmek için son teknoloji teknikler kullanılmıştır. Tasarım yaparken her detayını titizlikle düşünen Hadid, yapıya kıvrımlı çizgiler yerleştirerek içeriye güneş ışığı girmesini sağlamaktadır.
GALAXY SOHO (ÇİN / Pekin) 2012
Zaha Hadid’in en ikonik ve sıradışı binalarından olan Galaxy Soho 2012 de Pekin’de yapılmaya başlanmıştır. Birbirine bağlı dört yumurta şeklinde tasarlanmıştır. Çin mimari topluluğu CASC Ödülü’nü Galaxy Soho’ya verdi. Panoramik bir mimari görünüm yaratma adına büyük bir gayretle çalışılmıştır. Sert mimari bloklar yerine yumuşak kenarlı birleşen hacimlerden oluşmaktadır.
HAYDAR ALİYEV KÜLTÜR MERKEZİ (AZERBEYCAN / Bakü) 2012
Azerbaycan kültürünü, fütüristtik mimari ile Azeri halkına sunan Hadid bu tasarımı ile dünya mimarisine öncülük etmeye devam etmiştir. Çelik uzay kafes iskelet sisteminin betonarme taşıyıcılar ile entegre edilmesi sonucunda Kültür Merkezi’nin ayakta durması sağlanmıştır. Kültür Merkezi’nde uzun açıklıkları geçmek için, perde elemanlar ve tüm yapıyı saran kabuğa taşıyıcı özellikler verilmiştir. Birçok rakip firma tarafından eleştirilere maruz kalsa da 2013 yılında proje hayata geçirilmiştir. Kültür merkezi, Azerbaycan’a liderlik yapmış olan Haydar Aliyev’den almıştır. Binada kullanılan kavis detayları yapı içinde de oldukça göz kamaştıran bir atmosfer sağlamıştır.
SERPENTİNE SACKLER GALERİSİ (UNITED KINGDOM / London) 2013
Plan, 900 m²’lik galeri ve sosyal mekân sunan ikinci aşamanın restorasyonu ve ilavesini kapsıyor. Gallery’e yeni bir kuzey kanadı eklendi ve modern bir ek de batı kanadına inşa edilecek. Binanın çevresindeki peyzaj düzenlemesi Gross Max tarafından tasarlandı.
DONGDAEMUN DESİGN PLAZA (GÜNEY KORE / Seul) 2014
Tasarım Meydanı olarak bilinen sergi, dinlenme salonu, tasarım müzesi ve herkese açık bir kafe bulunduran bir yapıdır. 2014 yılında tamamlanmış olup, Kore’de üç boyutlu BIM kullanan ilk kamusal projedir. Zaha Hadid Architects ekibi proje üzerinde istenen ve yapılması gereken tüm düzenlemeleri projenin özüne sadık kalarak tasarıma yansıtmıştır. Yapının dış kabuğunun oluşturulması, kaplama sisteminin 45.000’den fazla farklı boyutlara ve eğriliklere sahip farklı panellerden oluşması sebebiyle oldukça zorlu bir süreçmiş. Yapının cephesi, pikselli ve delikli olmak üzere iki çeşit modelleme ile üretilmiş. Böylece yapının ışık durumlarına ve mevsimsel olaylara bağlı olarak değişen dinamik bir görsel etkiye sahip olması sağlanmış.
AL JANOUB STADİUM (KATAR / Al Wukair) 2019
Katar’da bulunan Al Janoub Stadyum’u balıkçılar ve inci dalgıçları tarafından kullanılan dhow teknelerinin yelkeninden ilham alınarak tasarlanmıştır. Gölge ve koruma sağlayan kavisli çatıyı tutan kemerli kirişler, bu teknelerin gövdesine benzer ve Al Wakrah’ın denizcilik tarihini yansıtır. Bu stadyum GSAS tarafından A sınıfı sürdürülebilirlik derecesine layık tescilli bir soğutma teknolojisi kullanılmaktadır. 40.000 kişilik bu stadyumda bisiklet parkurları, ata binme ve koşma pistleri, restoranlar, spor salonları bulunmaktadır.
Zaha Hadid, tasarımları ile adından uzun yıllar söz ettirmiştir. 2016’da hayata gözlerini kapatan Hadid, eserleri ile dünya mimarisine yön vermiş ve meslektaşlarına ilham kaynağı olmuştur. Pek çok uluslararası yarışmanın kazananı olan Hadid’in, teorik, etkili, kalıpları yıkıcı olan projelerinin pek çoğu başlarda inşa edilmemiştir. Özellikle Hong Kong’daki Tepe kulübü (1983), Galler’deki Cardiff Körfezi opera binası (1994), 2005’te İsviçre’deki Basel Kumarhanesi projesiyle ödül almıştır. Tasarımını yaptığı yapıları dizayn ederken bulunduğu ülkenin kültürel dokusunu inceleyerek onu kendi zihninde etkileyici ve modern bir hale getirmektedir. 2004’te Pritzker Mimarlık Ödülü’nü alan ilk kadın mimar olmuştur. Daha öncesinde mimariye olan katkılarından dolayı CBE’ye layık görülmüştür. Ayrıca Beyrut Amerikan Üniversitesi’nden onur diploması almıştır. Zaha Hadid’in Mimarlık bürosu 350’den fazla çalışanı ile Londra da bulunmaktadır. 2008’de Forbes dergisinin “Dünyanın En Güçlü 100 Kadını” listesinde 69uncu olmuştur. Eserlerin kitaplar yazılmış, ‘dekonstrüktivist mimar, kavislerin kraliçesi’ lakabıyla anılmıştır. Meslektaşları tarafından hayranları olduğu gibi eleştiri yönelten, tasarımlarını sağlıksız bulan meslektaşları da olmuştur. Hadid farklı hayal dünyasını çizimlere dökmeye devam etmiştir. Hayal etmekten korkmayan, kendisini bir düzenin parçası olarak görmeden tasarımlarına hayat veren Hadid, bu sayede nesiller boyunca devamlılığını ve kullanılabilirliğini sürdüren muazzam yapılara imzasını atmıştır.