Asla pes etme, 21 yaşında bir kız çocuğuyum. Evet, ben küçük bir çocuğum ve asla büyümek istemiyorum. Hayallerle dolu bir valizle geldiğim Kütahya’dan bambaşka biri olarak ayrılmak istemiyorum. Konuştuğum mühendisler ve özellikle staj yaptığım yerlerden dolayı büyük hayal kırıklığına uğradım çünkü. Yapılan yanlışlar açıkçası giderek daha fazla canımı sıkıyor. Üstelik herkesin ‘sen de yapacaksın’ demesi beni daha da öfkelendiriyor. Biri çıkıp da ‘kardeşim ben yapmıyorum şayet istemediğin takdirde sen de yapmazsın’ demiyor. Eşini, çocuklarını, ev kirasını, onu, bunu bahane ediyor. Sorsan Müslüman. Kardeşim rızkını Allah veriyor. O boyun eğdiğin, memleketten toprak satıp müteahhit olan, işten bihaber çakma patronun değil! Sen işini adam gibi yap. Örnek ol bizlere.
Ama yok yapmaz. Sorsan ilk söyleyecekleri cümle ‘piyasada işler böyle yürüyor’ olacaktır. Olacaktır çünkü hepsi aynı şeyi söylüyor. Mezuniyetim yaklaştıkça herkes ayrı yorum yapıyor. Genel olarak devlet memuru olmam yönünde baskıyla karışık öneriler var. Orada her şey daha kolaymış. Yanlış işler yokmuş orada. Ne demek yok? Gözümle bile şahit olduğum olaylar var benim. Sırf hak edişleri imzalasınlar diye meze hazırlanmıştı mesela. Ya da işi yapanlar belediyede çalışan memurların açığını bildiği için yapılanlara ses çıkarmıyorlardı. Ki ben stajyerdim bunlara şahit olduğumda.
Peki, işin içine girdiğimizde neler olacak arkadaşlar?
Dört yılın sonunda elimizi verdikleri etiket ile(diploma) ne olacağız bizler? Hesap makinesinin en yakın arkadaşımız olduğu yılları, uykusuzluktan gözlerimiz mor olduğu günleri hiçe mi sayacağız. Evet, çok şey bilmiyoruz. Belki inşaatta çalışan bir ağabeyimiz bizden daha çok şey biliyor da olabilir. Ama pes etmeyelim. Bizler mühendis adamlarız (zira adamlığın cinsiyeti olmaz). Bunlara boyun eğmeyelim. Biliyorum çok fazla insan var böyle. Ve onların çok güçlü olduğunun da farkındayım. Korkularımız var, hayallerimiz var bizim. Güçlü olmalıyız. Bakarsın kuşlar filleri yener.
BAHAR KARAYÜN
Dumlupınar Üniversitesi