Ankara 5. İdare Mahkemesi AOÇ Koruma amaçlı İmar ve ulaşım planını iptal etti.
Mahkeme kararında “Atatürk Orman Çiftliği sınırlarında 1. Derece trafik yollarının mevcut olduğu, dava konusu planla önerilen yeni yolların zaten azalmış olan Atatürk Orman Çiftliği alanlarının daha da azalmasına ve Çiftlik üzerinde değişik tasarruflar için baskılar oluşturulmasına neden olacağı” vurgusu yaptı.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Şehir Plancıları Odası, Peyzaj Mimarları Odası ve Ziraat Odası Ankara Şubesi’nin ortak açtığı AOÇ davası sonuçlandı. Ankara 5. İdare Mahkemesi, daha önce yürütmesi durdurulan Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin 13.08.2010 gün ve 2494 sayılı kararıyla onaylanan “1/10.000 ölçekli Atatürk Orman Çiftliği Alanları Nazım İmar Planı ve I. Derece Doğal ve Tarihi Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı”nın ve eki olarak onaylanan “1/10.000 ölçekli Ulaşım Şeması” ile “1/1000 ölçekli Ulaşım (Yol-Kavşak vb.) Uygulama Projesi”nin iptaline karar verdi.
Mahkeme kararında, “Atatürk Orman Çiftliği mülkiyetinin 5659 sayılı Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü Kuruluş Kanunu ile koruma altında olduğu, Kanunla korunan bir alanın imar planıyla azaltılmasının mümkün olmadığı, bütün yolların ve kullanımların Atatürk Orman Çiftliği mülkiyetinde olduğu, bunlar üzerinde 5659 sayılı Yasada öngörüldüğü üzere intifa hakkı tesis edileceği, Yasada yer alan “Atatürk Orman Çiftliği Kanunundaki bu alanlarda konut, ticaret ve sanayi yer alamaz.” düzenlemesinin raporda dikkate alınmadığı, Atatürk Orman Çiftliğinin, Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi mal varlığı olarak özel kişilerden satın alınmak suretiyle 1925 yılında Ankara’da kurulduğu, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 11.6.1937 tarihinde tasarrufu altında bulunan ve şahsi mal varlığı olan Atatürk Orman Çiftliği arazisinin şartlı olarak hazineye bağışlandığı, bağış senedinde” çiftliklerin yerine göre arazi ıslah ve tanzim etmek, muhitlerini güzelleştirmek, halka gezecek, eğlenecek ve dinlenecek sıhhi yerler, hilesiz ve nefis gıda maddeleri temin etmek, bazı yerlerde ihtikarla fiili ve muvaffakiyetli mücalede bulunmak gibi hizmetleri de bulunmak zikre şayandır. Bünyelerinde metanetine ve muvafakiyetlerinin temelini teşkil eden geniş çalışma ve ticari esaslar dahilinde idare edildikleri ve memleketin mıntıkalarında da mümessilleri tesis edildiği takdirde tecrübelerini müspet iş sahasından alan bu müesseselerin ziraat usullerini düzeltme istihsalatı artırma ve köyleri kalkındırma yolunda devletçe alınan ve alınacak tedbirlerin hüsnü, intihap ve iktisabına birar amil ve mesnet olacaklarına kani bulunuyorum ve bu kanaatle tasarufumdaki bu çiftlikleri bütün tesisat, hayvan ve demirbaşları ile beraber hazineye hediye ediyorum” şeklinde vasiyette bulunulduğu” ifadeleri yer aldı.
Kararda, “ken, kent merkezini İstanbul ve Eskişehir illerine bağlayan batı ve güneybatı yönlerinde Atatürk Orman Çiftliği sınırlarında 1. Derece trafik yollarının mevcut olduğu, dava konusu planla önerilen yeni yolların zaten azalmış olan Atatürk Orman Çiftliği alanlarının daha da azalmasına ve Çiftlik üzerinde değişik tasarruflar için baskılar oluşturulmasına neden olacağına, sonuç olarak, dava konusu planların şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı ve yasada yer alan “Atatürk Orman Çiftliği Kanunundaki bu alanlarda konut, ticaret ve sanayi yer alamaz.” düzenlemesinin raporda dikkate alınmadığı” konularına hükmetti.
ÇMO Başkanı Mert Güvenç, karar hakkındaki değerlendirmesinde, “Mahkeme, AOÇ hakkında ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha teyit etmiştir. Ankaralıların, ulusumuzun mirası olan AOÇ hakkında konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz” dedi.