12 Mart 2012’de Marmarapark AVM’nin inşaatında çalışanların kaldığı çadırlarda çıkan yangında feci şekilde ölen 11 işçi, 40 bin liralık masraftan kaçınıldığı için can vermiş.
İstanbul Esenyurt’ta 11 işçinin Marmarapark AVM’nin şantiyesinde çadırlarda yanıp ölmesine ilişkin skandal bir belge daha gün yüzüne çıktı. Radikal’den İsmail Saymaz’ın haberine göre, faciadan beş ay önce işçi çadırlarında inceleme yaparak uygunsuzlukları tespit eden iş güvenlik uzmanı tarafından hazırlanan rapor, inşaatın yapımını üstlenen Kayı İnşaat tarafından taşeron Kaldem İnşaat’a gönderildi. Yazıda, bunların düzeltilmesi istenirken, “Aksi halde personelin sağlık, emniyet ve güvenliğini risk altında bulunduran uygunsuzluklar tarafımızca düzelttirilerek, bedeli tarafınızca karşılanacaktır” denildi. Bu ihtara rağmen taşeron şirket uygunsuzlukları düzeltmediği gibi, üst işveren de kılını kıpırdatmadı.
Marmarapark AVM’nin inşaatın çalışan işçilerin kaldığı çadırlarda 12 Mart 2012’de çıkan yangında 11 işçi feci şekilde ölmüştü. Facidan beş ay önce İş Güvenlik Uzmanı Ömer Gülmez tarafından hazırlanan 21Ekim 2011 tarihli raporda şu tespitler yapılmıştı:
– Koğuşlar bölgesi yol kısmında bulunan şev bölgesi tehlike arz etmektedir. Bu nedenle şevin düzenlenmesi ve bu bölgenin kapatılması gerekmektedir.
– Şev tarafında su yolunda bulunan elektrik kablolarının su ile teması engellenmelidir.
– Koğuşlarda çalışanlara ait elbise dolaplarının olmadığı, ayrıca çalışanların çay içebileceği, TV seyredebilecekleri alanların olmadığı tespit edilmiştir.
– Yatakhanelerde yeterli hava sirkülasyonun olmadığı, koğuşlarda gereğinden fazla kişinin yatırıldığı tespit edilmiştir.
– Koğuşları ısıtmak için elektrikli ısıtıcıların ranzalara bağlı olduğu ve her yatağın altında bir uzatma kablosunun olduğu ve bu kabloların bazılarının ekli olduğu gözlenmiştir.
– Koğuşlarda çay yapmada kullanılan semaverler, televizyonlar, ısıtıcılar olduğu tespit edilmiştir.
– Yangın sırasında koğuşlarının acil çıkış kapılarının olmadığı ve yangına karşı hiçbir önlem alınmadığı tespit edilmiştir.
– Banyo ve tuvaletlerin sayıya göre yetersiz olduğu ve bu kısımlara giden enerji kablolarının zeminden suların içinden geçerek gittiği görülmüştür.
– Koğuşların ihtiyaçlarından ve düzeninden sorumlu olacak bir idari işleri kadrosunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
– Koğuşlarda hiçbir şekilde hijyen kurallarına uyulmadığı ve koğuş temizliğinin yapılmadığı tespit edilmiştir.
– Yemekhane hijyen kurallarına önem verilmediği gözlenmiştir.
– İşçilerin içme suyu olarak kullandığı depolama ve su doldurmada kullanılan aparatların ve makinelerin hijyen koşullarını sağlamadığı tespit edilmiştir.
“En fazla 50 bin lira ödenecekti”
Rapordan bir gün sonra Kayı İnşaat tarafından taşeron şirket olan Kaldem’in sahibi Mehmet Altun’a yazılan yazıda, aralarındaki sözleşmeye göre, her türden emniyet, sağlık ve iş güvenliğinden sorumlu oldukları belirtilerek, uygunsuzlukların 31 Ekim 2011’e kadar giderilmesi istendi. “Aksi halde personelin sağlık, emniyet ve güvenliğini risk altında bulunduran uygunsuzluklar tarafımızca düzelttirilerek, bedeli tarafınızca karşılanacaktır” ifadesi kullanıldı.
İş Güvenlik Uzmanı Gülmez, uyarı yazısının gereğinin yapılmadığını ifade ediyor. Gülmez, “Bunun gereği yapılmadı, zaten yapılsaydı yangın olur muydu? Buradaki masraf, beş işçi çadırı için taş çatlasa 40-50 bin liraydı. Anlamakta güçlük çekiyorum. Sen işveren olarak, bizim bu tespitlerimizi evraka koyarak ‘Sen yapmazsan ben yapacağım’ diyorsan, mutlaka yapmalısın. Tüm bunlar kesinlikle işverenin ihmalidir” dedi.