İçindekiler
Yapı Denetimli Binalar %90 Daha Dayanıklı
Hepimizin bildiği İzmir depremi, 30 Ekim 2020 günü 14.51’de; merkez üssü Yunanistan’ın Sisam adası açıklarında yerin 16,5 km altında 6,9 büyüklüğünde meydana geldi ve yaklaşık 16 saniye sürdü. Her depremde yaşandığı gibi İzmir Depremi’nde de üst üste birçok acı haber aldık. Yıllardan beri yapılan birçok araştırma ve raporun da gösterdiği gibi depremde acı haberlerin gelmesinin asıl sebebi apaçık ortada. İhmal. Evet depremlerin yaşanmasını engelleyemeyiz ancak depremle birlikte yaşamayı öğrenebiliriz, can kaybı yaşamadan, sorun yaşamadan depremleri atlatabiliriz. Bunun için herkesin üstüne düşeni yapması gerekir. Üst yetkililerin yapması gereken neyse yapmaları gerektiği gibi, işin içerisinde olan müteahhit ve mühendislerin de bu acı gerçeklerin farkında olarak işlem yapması gerekir. Bu konuda elbette çok şey söylenir, ancak uzatmadan Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İzmir depremi sonrası yaptığı incelemeleri paylaşalım.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının İzmir Depremi Sonrası Yaptığı İncelemeler
İlk olarak incelemenin sonuçlarını net bir şekilde açıklayalım. Bu inceleme sonucunda, yapı denetimli binalarda herhangi bir taşıyıcı sistem hasarı tespit edilmemiştir. Bu konu insan hayatı ve birçok yaşam söz konusu olduğu için çok önem arz etmektedir. Tüm hasarlı binaların kontrolü yapılmalı ve bu konuda gerekli önlemler ivedilikle alınmalıdır. İmar affı, imar barışı gibi yumuşatıcı kelimelerle deprem bölgesinde yaşayan insanların ölüm fermanı imzalanmamalıdır. Bu konu her sektörün ve her yetkili kişinin önem vermesi ve önlem alması gereken çok önemli bir konudur. Burada insanların hayatı söz konusudur, birkaç insanın yapacağı maddi kazanç alınacak önlemlerin önüne geçmemelidir.
Bakanlığın verdiği bilgilere göre, 1999 Marmara depremi sonrasında 2001’de yürürlüğe giren 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun, 2011’e kadar öncelikle aralarında İstanbul, Kocaeli, Ankara, İzmir, Sakarya gibi deprem açısından kritik önem arz eden 19 ilde uygulanıyordu. Bu illerde yapı denetimi tamamlanan yapılarda, taşıyıcı sistem yönünden statik-betonarme projeleriyle uyum konusunda yüzde 90’ın üzerinde başarı sağlandığını görülünce 2011 yılında 81 il için de yapı denetim çalışmalarının yapılması gerektiği anlaşıldı ve gerekli çalışmalara başlandı.
Deprem Bölgelerinde Denetimler Devam Ediyor
Yapı Denetim Sistemi ile İzmir’de ile 74 bin 303, Elazığ’da 2 bin 874, Malatya’da 2 bin 177 binanın denetimi tamamlandı. İzmir’de 25 bin 662, Elazığ’da 1892, Malatya’da ise 2 bin 84 binanın denetimi sürüyor. Bu denetim faaliyetleri, 81 ilde 2062 yapı denetim kuruluşu, 346 laboratuvar ve 30 bin 741 mühendis ve mimar eliyle yapılıyor.
Deprem Bölgesinden 485 bin 507 Çipli Beton Numunesi Alındı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı arasında 2018 yılı ocak ayında, bir protokol imzalandı. bu protokol betonların projeye uygunluğunun çip teknolojisi ile izlenmesini içeriyordu.
Bu protokol ile, inşaatlardan alınan beton numunelerinin çip sistemi ile izlenmesi ve deney sonuçlarının laboratuvar ortamından herhangi bir müdahale olmadan Bakanlık sistemine online aktarılmasını sağlayan Elektronik Beton İzleme Sistemi (EBİS) kuruldu.
25 Aralık 2018’den itibaren Elektronik Beton İzleme Sistemi 81 ilde eş zamanlı uygulanmaya başladı. Buna göre, ülke genelinde 115 bin 591 yapıdan 8 milyon 357 bin çipli beton numunesi alındı.
Deprem bölgesi İzmir’de ise 8 bin 355 yapıdan 485 bin 507 çipli beton numunesi Bayraklı, Seferihisar ve Bornova ilçelerinde ise 1069 yapıdan 72 bin 357 beton numunesi laboratuvar ortamına taşındı.
EBİS kapsamında İstanbul’da 13 bin 23 yapıdan 1 milyon 389 bin 602, Ankara’da 4 bin 286 yapıdan 452 bin 957, Elazığ’da 997 yapıdan 108 bin 260, Malatya’da ise 780 yapıdan 68 bin 238 çipli numune alındı.
İZMİR’DE YAPI DENETİMLİ BİNALARDA TAŞIYICI SİSTEM HASARI TESPİT EDİLMEDİ
Yapılan çalışmaların ve raporların da ön izlediği gibi yapı denetim çalışmaları ile taşıyıcı sistem hasarı engellendi. Bakanlık yetkilileri, Yapı Denetim Sistemi kriterleriyle inşa edilen yapıların depreme yüzde 90 daha dayanıklı olduğunu belirtti. Buna bağlı olarak Bakanlığın İzmir depremi sonrası yaptığı incelemeler sonucunda, yapı denetimli inşa edilen binalarda herhangi bir taşıyıcı sistem hasarı tespit edilmediği kaydedildi.