Depremi ve Dünü Unuttuk, Sadece Depremi Değil Afetleri Unuttuk
Bizler afetleri, depremi ve dünü unuttuk. Yıllardır afet deyince aklımıza hep deprem geldi. Evet belki de bizi en çok yaralayan afet türü hep deprem olduğu içindir. Deprem konu olunca da genelde aklımıza 17 Ağustos Gölcük Depremi gelir ama geçtiğimiz yıllar bize gösteriyor ki sadece deprem konusunda değil sel, fırtına, yangın, vb. bir çok afetle de karşı karşıya kalabiliyoruz. Daha geçtiğimiz ay Düzce’de sel sonucu insanlar vefat etti. Düzce sel felaketinde de gördük ki yapılaşmayı bilmiyoruz yada doğru yapılaşma işimize gelmiyor. Dere yatağına yaptığımız yapı sağlam olsa dahi sel altından geçiyor. Görünen o ki bir afete hazırken diğerine hazırlanmıyoruz. Verilere göre (IFRC) Dünya’da son 10 yılda 3.750 ‘nin üzerinde afet meydana gelmiş. Demek ki hemen hemen her gün dünyanın bir yerinde bir afet olayı meydana geliyor.
Deprem Konusu Özelinde
17 Ağustos 1999 ülkemiz için oldukça büyük acılara yol açtı. Depreme hazır olmadığımız afet öncesi ve sonrasında ortaya çıkan görüntülerle toplumu derinden etkiledi. 1999 yılında 12 Kasımda Düzce’de de sadece 87 gün arayla yaşadığımız 2. deprem ile afetlerin ne zaman ne sıklıkla gelebileceğini görmüş olduk. Bu iki depremin ardından yönetmelikler değişti ama inşaat sektörü ve yapı stokunun çoğu maalesef değişmedi.
Yakın zamanda yaşadığımız Denizli Acıpayam Depremleri ve Denizli Bozkurt Depremleri‘ni ise yerinde görme fırsatım oldu. Görünen şu ki yapı stoku olarak genel manada kerpiç yapıların bulunduğu köyler, büyük bir deprem ile yerle bir olma tehlikesine sahip. Bu yapılarda yaşayan belkide milyonlarca insanımız var ve hazır değiller. Deprem ve deprem sonrası için hazır mıyız? Hali hazırda büyük bir soru işareti???
Afet Mutlaka GELECEK!
Milli afet günümüz 17 Ağustosun üzerinden tam 20 sene geçti. Bu süre zarfında bir çok afet gördük. Afet üzerine bir sürü yazı yazıldı çizildi ama toplum olarak bunları hemen unuttuk. Kim bilir yakın gelecekte ne depremler, seller, fırtınalar, yangınlar, kuraklık,… belki de yakın gelecekte teknolojik bir çok afet yaşayacağız. Günümüz teknolojisinin yavaş yavaş bizi bitiren bir afet olduğunu da görebiliriz. Peki afetlere ne kadar hazırız? Değiliz hiç bir zamanda hazır olmayacağız. Çünkü afet kendini yeniledikçe biz kendimizi ve toplumumuzu yenileyemiyoruz. Afet mutlaka gelecek ama bizlerin acil eylem planı yok. Afetsiz günler dilerim.