Günümüz dünyasında artık gelişen teknoloji ve insanoğlunun bilgisi sayesinde eskiden kullanılan yöntem, araç ve gereçler yerini artık zamandan, insan gücünden, paradan… tasarruf sağlayan teknolojilere bırakmıştır. İsterseniz çoğumuzun aşina olduğu çoğu sektörde kullanılan ve ileride de tıpkı robotlar kadar yaygınlaşması muhtemel olan 3D(dimensional) yazıcılara biraz değinelim.
3D yazıcılar ilk olarak 1984 yılında, stereolithography(sla) teknolojisi kullanılarak Charles Hull tarafından geliştirildi. Daha sonra 3D Systems adında 3D yazıcılar üzerine ilk şirket kuruldu. Yazıcıların sürekli geliştirilmesiyle ve ar-ge çalışmalarıyla günümüzde şu an bile evlerde kullanılabilen insanların hayallerini gerçekleştirmesine yardımcı olan teknolojik cihazlar haline geldi. Genellikle işleyiş olarak. stl(stereolithography) tıpkı .dwg,.dwt.,.sdb gibi çizim ve analiz program uzantıları gibi kendi uzantısıyla kaydedilip yazıcıya bu verileri işlemesi için aktarılır. Çizim hazır hale gelince malzeme seçimi ve üretim tekniği belirlenerek işlem tamamlanır. Sağlık, sanat, arkeoloji,teknoloji,oyuncak,eğlence,hediyelik eşya … gibi çoğu alanlarda ihtiyaçlara çözüm olmaktadır. Çığır açacak bir haber ise ileride organ üretiminin de bu teknolojik aletler ile mümkün olmasıdır.
Peki hayati öneme sahip olan organlarımızda kullanılacak olan bu teknoloji neden inşaat sektöründe kullanılmasın?
Los Angeles merkezli Contour Crafting adlı firmanın kurucusu Dr.Behrokh Khoshnevis ise inşaat sektöründe çığır açacak bu teknoloji üzerine çeşitli ar-ge çalışmaları, çeşitli lisans ve ödülleri ile sorumuza cevap niteliğindedir.İddiaları ise müstakil evler ,çok katlı yapılar ve çeşitli bölümlerden oluşan büyük yapılarda 3D teknolojisinin kullanılmasıdır.Ayrıca kule gibi inşası zor olan yapılarda dahi kullanabilecekleri görüşündeler.
Peki mevcut sistemden ne gibi farkları olabilir?
Yaklaşık 180 m2 bir evin bir gün gibi çok kısa sürede yapılabileceğini, statik açıdan zor olan değişik geometrilerde her türlü tasarımların mümkün olduğunu, malzeme israfının minimuma indirildiği, hayati tehlikenin asgari seviyede tutulduğu öngörülerinin arasında. Çoğu sektörde insan gücünden makine, robot… gücüne geçilmesi gerçeği inşaat sektörü için doğru değildir. Ciddi anlamda insan gücüne ihtiyaç duyulmaktadır. Bu yenilik ile belki işsizlik artacak ama şu da bir gerçektir ki yeni iş kolları ortaya çıkacaktır. Belki de inşaat sektöründe kadın işçi oranını artırıp kadınların her türlü işte çalışma imkanına pozitif etki oluşturacaktır. Şunu unutmamalıyız ki dünün en iyi çözümü bugüne ışık tutmayabilir. Bu yüzden pozitif değişimi yakından takip edip bizzat uygulamalıyız. Kim bilir belki 15 -20 yıl belki de daha kısa zamanda dünyada bu teknoloji kullanılacak. Neden biz bunun öncüsü olmayalım?..
Kaynakça;
-https://www.youtube.com/watch?v=JdbJP8Gxqog